Akort Dergisi Mart-Nisan 2007
TUTKUSUNUN PATRONU OLDU
Emrah’ın yaşamı bir roman gibi… Yaşı 36 ama müzik yolculuğunda tam 23 yılı geride bıraktı. Çocuk yaşlarda Diyarbakır’dan İstanbul’a gelişi... Şöhret yolculuğundaki girdaplar… Karşılaştığı kulisler ve ayak oyunları… Ve bugünlere varışı… Bu genç yaşta herkesin yaşayamayacağı bir hayat deneyimi... Kuşkusuz hepsi...
Yaşadıklarından büyük dersler üreten sanatçı, şöhretin insana vefasız kalacağını bilerek bir yol ayrımına geldi ve yeni bir hayat planı yaptı. Müzik ve diziler olacaktı ama birikimleriyle iş sahibi olmak, yaşamında yepyeni bir ek sayfanın açılımını sağlayacaktı.
Emrah’ın son günlerde tatlı bir telaşı var… Bu telaş ne yeni bir albüm, ne de yeni bir dizi projesiyle ilgili… Sanatçı, yıllardır spor yaptığı Polat Tower Residencedaki tesisi satın aldı ve bir hayali gerçekleştirmenin mutluluğu içinde: “Sporla yakından ilgilenen ve sporu çok seven biri olarak hep hayalimdi bir spor işletmesinin sahibi olmak. Çok severek gelip gittiğim ve sporumu yaptığım bir yerdi. Daha öncede spor merkezlerine gittiğim için bir spor merkezine sahip olmanın nasıl bir şey olabileceğini biliyordum. Zamanla buraya gelirken bu fikir kafamda olgunlaştı. Konuşurken, olaylar farklı bir şekilde gelişti ve gelişmeler sonucunda da bu işletmenin sahibi oldum.”
Müzik ve oyunculuğun yanı sıra sporla ilgili bir iş sahibi olarak hayatında yeni bir sayfa açtı Emrah: “Ben bir ses sanatçısıyım ve aynı zamanda oyunculuk yapıyorum. Böylece kendi hayatımda bir pencere açtım aslında. Hem çok sevdiğim sporla ilgili bir işin başında olmak, hem de yorumcu ve oyuncu olarak kendi işlerimi devam ettirebilmek benim için büyük mutluluk. Bu tamamıyla kurumsallaşmakla ilgili bir durum. İnsanın bu bilinçte olması gerçekten çok önemli. O nedenle de benim hayatımda yepyeni bir pencere açıldı.”
“Yorumculuk ve Oyunculukta Olduğu Gibi Önemli Olan Disiplin…”
Genç bir ekiple yola çıkarak, önemli bir mesafe aldıklarını söyleyen Emrah, yönetici arkadaşlarından zaman zaman fikir alıyor ve onlarla kendi görüşlerini paylaşıyor. Yönetim kararları profesyonel bir çizgide ilerliyor. “Buranın sahibi olmam, onların işine karışmam anlamına gelmez. Elbette onların kendine göre bir yönetim sistemi var. Onlara güveniyorum ve güvendiğim içinde kararlarımızı alıp, yolumuza devam ediyoruz. Profesyonellik orada başlıyor. Her türlü alanda güvendiğiniz insanlara o bilgileri verirseniz, belirlediğiniz kurallarla devam edersiniz. Arkadaşlarımızla ilk başta konuştuğumuz şey bir sistem olmasıydı ve o sistemin devam etmesiydi. Aynı şey oyunculukta da, yorumculukta da geçerli. Disiplininiz çok önemli. Bu sağlanan itibarla da insanların size ve işletmenize bakış açışı değişiyor.” Asıl amaç, ileriye dönük çalışmalarla spor merkezini, bir marka haline getirebilmek. Spor malzemeleri ve buna benzer ürünler, spor faaliyetleri, aktivitelere sponsorluk gibi çalışmalar da bu amacın bir parçası. “Bizim hedefimiz SportEM Health Club olarak çok başka. En iyi şekilde hizmet vermek istiyoruz arkadaşlarımla. Sanatçı olarak çok hassas olduğum için, bu hassasiyet buraya da yansıyor. Kendimizi önemsiyoruz ve işimizi severek yapıyoruz. ”
SportEM Health Club’da Neler Var?
- Fitness, cardio, gym, solaryum, masaj, sauna, buhar banyosu, iki tane squash kortu, masa tenisi, 7-17 metre yüzme havuzu ve grup aktivitelerinin bulunduğu tesiste; plates, yoga, aerobik gibi derslerde veriliyor.
-Yıllık ve altı aylık üyelik sisteminin fiyatları 900- 2000 dolar arasında değişiyor.
Emrah’la sahibi olduğu SportEM’deki sohbetimizi sürdürüyoruz.
Ne kadar süredir spor yapıyorsunuz?
10 yılı aşkın süredir, hemen hemen her gün spor yapıyorum. Bazen haftada bir gün ara verdiğim oluyor. Özellikle benim en çok keyif aldığım squash. Burada bir takım turnuvalar düzenliyoruz. Bazen sabah, bazen akşam oluyor ama sporumu aksatmıyorum. Bunun dışında cardio ve gym yapıyorum.
Spor yaşamınıza ne katıyor?
Sporla birlikte hayatınızda bir düzen oluşuyor. Spor yapmadığım gün kendimi kötü hissediyorum. Aslında işin başka bir keyfi, hayatı nasıl biçimlendirdiğinizle ilgili. Kurmuş olduğunuz arkadaşlıklarla, çok farklı iş alanlarındaki insanlarla bir araya geliyorsunuz spor adına. Burada çalışan ekibimizde spor yapıyor. Ben çok önemsiyorum. Onların spor yapması da beni çok ilgilendiriyor. Hepsi sporu çok seviyor. Ne olursa olsun yapılması hoş bir şey. Burada bir eğitmenle squash oynuyorsam, o anda patronluk olmuyor. Sporun insan hayatına kattığı çok fazla şey var. Spor salonuna gelemiyorsanız, yürüyebilirsiniz yarım saat. O vakti bulabilirsiniz aslında. Sporla birlikte günlük yoğunluğunuzu, stresinizi üstünüzden atabilirsiniz. Çünkü, spordan sonra gerçekten bambaşka oluyorsunuz.
Yaşam biçiminiz olmuş aynı zamanda…
Evet. Hayatımda böyle bir tarz yakaladım diyebilirim. Bununla övünmüş gibi olmayım ama bu bir hayat tarzı, hayat görüşüdür. Yakalarsanız onu, o da sizi yakalar. Şu saatte şunu atıştırırım, spor saatim geldi gibi bir düzenim var. Hayatımı spora göre ayarlıyorum.
Emrah’ın sporcu yönü çok fazla bilinmiyordu sanırım.
Şimdiye kadar çok fazla konuşmadığım bir konu spor. O yüzden de bunları konuşmaktan gerçekten çok keyif alıyorum. Bir yorumcunun kendi işinin dışında başka bir alanda faaliyette bulunması çok güzel bir şey. Bambaşka bir iş kolu ama benim çok sevdiğim iş kolu.
Sahibi olduğunuz bu işletmede daha önce spor yapmanızın insanların beklentilerini bilmenizde önemli bir rolü olmalı, değil mi?
Elbette. İnsanların ne beklediğini ve bir spor salonu nasıl olmalı, oluşmalı mantalitesini dikkate aldık.
EMRAH’IN SAĞLIK REÇETESİ
10 yıldır aralıksız spor yapan sanatçıyla formda kalmasının nedenlerini konuştuk. Sağlıklı yaşamanın formülünü açıkladı:
“Dizi çekimlerim olduğunda kendime dikkat edemiyordum. Çünkü orada belirli bir dizi programı vardı. Artık İstanbul’da olduğum için kendime daha iyi bakıyorum.”
—Düzenli olarak spor yapıyorum.
—Çok yağlı yemek yemem, az ama sık yemek yiyorum. Çok geç saatlerde yemek yememeye gayret ederim.
—Sabahları peynir, zeytin, bal yanında da çay veya portakal suyu; Öğlen tavuk, salata ya da çorba; Akşam salata ya da balık olabilir menümde.
—Beyaz ekmek yerine kepek ekmek yiyorum.
—Zaman zaman kebap da yiyorum ama çok yağlı olmaması şartıyla.
—Sigara ve alkol kullanmıyorum. Gece hayatım yok.
—Çok özel bir menüm olmasa da kendime dikkat ediyorum. Mesala tatlı yiyeceksem, sütlü bir tatlıyı tercih ediyorum. Ama 15 günde bir dilediğinizi yiyebilirsiniz. Zaten hafif yemeğe alıştığınız için mideniz rahatsız olacaktır.
Bu spor merkeziyle yeni bir başlangıç yapıyorsunuz hayatınızda. Peki, Emrah’ı var eden müzik ve oyunculuk ne olacak?
23 yıldır süren serüven hala devam ediyor. Belli dönemlerde kendimi dinlemem ve dinlendirmem gerekiyor. Yeni projeleri okumam ve değerlendirmem gerekiyor. Fikirlerine danıştığım insanlar var. Onlarla düşünüp, karar vermemiz gereken projeler var. Yorumcu ve oyuncu olarak kendimi ispat ettiğime inanıyorum. Bunu söyleyebilme hakkım olsun. Şimdi 36 yaşında olan Emrah olarak, hem de 23 yıldır yorumcu ve oyuncu Emrah olarak farklı bir yerlerde farklı açılardan bakarak kendimce kendimi aştığıma ve kendimi yetiştirdiğime inanıyorum. Değişmek değil de aslında gelişmek. Ben ona gelişmek diyebilirim.
Dizi projelerim var ama en büyük isteğim sinema filmi yapmak. 15 yılı aşkın bir süredir sinema filminde oynamadım. Kendi tecrübelerime inanıyorum ve güveniyorum. Doğru bir projede yer almak istiyorum. Onunla ilgili beklemem ve acele etmemem gerekiyor. Panik yaparsanız, hata yaparsınız.
BEST OF ALBÜM GELİYOR
“Boynu Bükükler”, “Ayrılamam”, “Ben Yetim”, “Seninle İlk Defa”, “Unutabilsem”, “Belalım”, “Götür Beni Gittiğin Yere” gibi bugüne kadar hit olmuş ve Emrah hayranları tarafından çok sevilmiş şarkıları çok yakında bir araya getirecek olan Emrah, bu yönde hayranlarından inanılmaz bir talep aldığını söylüyor. Albüm bahar ya da sonbahar aylarında müzik marketlerdeki yerini alacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder