Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

8 Ocak 2011 Cumartesi

BURCU GÜNEŞ




Akort Dergisi Kasım-Aralık 2006

ADI: GÜNEŞ
                      YOLU: SU VE ATEŞ

 “Ben Ateş, Ben Su” adlı yeni albümüyle; kendini, dünyayı ve aşkı sorgulayan güçlü vokal Burcu Güneş, müzikal anlamda cesur bir adım atıyor. Yıllardır içinde birikenleri ateş ve su şarkılarıyla ifade eden sanatçı, “İnsanlara ve kendime söylemek istediklerimi bu albümde toplandım” diyor… Burcu Güneş, iki yıl aradan sonra çıkardığı yeni albümünü anlatıyor…

Genç, güzel ve başarılı… Ses rengi ve güçlü yorumuyla dinleyenlerde hayranlık uyandırıyor Burcu Güneş…  Müzikal kariyerinde sağlam adımlarla ilerliyor ve sürekli kendini yeniliyor… Her albümünde farklı bir Burcu Güneş’le çıkıyor karşımıza… “Ben Ateş, Ben Su” adlı yeni albümündeki değişim bizi şaşırtmıyor o nedenle…
Sound ve konseptteki bu farklılığın, tam olarak ne yapmak istediğini görmeye çalıştığı ve kendiyle hesaplaştığı bir döneme rastladığını söylüyor Güneş: “ Son albümüm ‘Ay Şahit’ ten sonra gelişen bir dönem oldu hayatımda. Genel olarak; geçmiş, bugün, bundan sonra şuandayım ve şuandan sonra ne yapmam gerekiyor fikriyle hesaplaşırken, nasıl bir şey yapmam gerekiyor diye düşündüğüm anda albümün konseptine karar verdim. Niteliklerim; performansa dayalı güçlü vokal, sesinin tınısıyla ruhlarda iz bırakan şarkıcı olarak görülüyor. Ama benim aynı zamanda hissettiğim şeylerle, söz yazarı ve besteci kimliğimi de harmanlamam gerekiyordu.”
"Piyasa şartları böyle, insanların beklentisi bu" gibi bir takım baskılardan dolayı yıllardır içinde biriktirdiği besteler, yeni albümüyle gün ışığına çıkıyor ve bu nedenle de çok mutlu genç şarkıcı…

“KENDİMLE YÜZLEŞTİM…”
“Ben Ateş, Ben Su”yun genel duygusu sorgulama üzerine… Dördüncü albümünde Güneş; kendini, dünyayı, aşkı ve özgürlüğü sorguluyor. Ama bütün bu sorgulamalar içinde bir denge var. Kaos, çıkmazlık ve karamsarlığa yer yok. Bu albüm kendiyle yüzleşmesinin de bir ürünü aynı zamanda: “ Kendimi sorguladığımda; hayatı çok derinlerinde yaşarken aslında çok basit şeylerde saklı olduğunu gördüm. O cevaplarla yüzleştim. Yüzleşme denilen şey çok önemli bir şey. Çünkü insanların özünde var olan, çözmeleri gereken bir dolu yumak var. Eğer o yumakları çözmezse, gerçek hayatta huzuru ve tatmini bulamıyor diye düşünüyorum. Benim çocukluğumda yaşadığım şeyler (ölümler, ayrılıklar, anlamlandıramadığım olaylar vs.) oldu. Onlarla yüzleştiğim zamanlar geçirdim. Son 1–2 yıldır tamamen çözdüm. Oradan başlayarak hayatımda birçok sorunun cevabını bulmaya çalıştım. Herkesle her an yaşayabileceğim ama özde kendim çözmem gereken şeylerdi bunlar ve her şeyin dibine indim.”
İşte yaşanan tüm bu sorgulama süreci de ateş ve su şarkılarıyla anlatılıyor. Kendi deyimiyle “Ben Ateş, Ben Su”, ‘dışı adı gibi, içi de dışı gibi bir albüm.’ Ateş şarkıları; hareketli, dinamik, elektronik soundlu, su şarkıları ise; duygusal, akustik ve kalplere direkt hitap ediyor. “Albümün adının ve konseptinin bir arada olmasını istedim. En başta iki ayrı seri olarak düşünüyordum. Ateş şarkıları başka cd’de, su şarkıları başka cd’de olacaktı. Ama ateş ve suyu ayırmak istemedik. Çünkü o bir bütün. Ateş, su, hava ve toprak dünyanın dengesini oluşturuyor. Ateş ve su birbirinin zıttı da olsa aslında bütünün bir parçası ve o bütün içersinde birbirine karışarak birbirini tamamlıyor.  Dolayısıyla şarkıları aynı cd’de birleştirip hatta sıralamaları bir ateş şarkısı, bir su şarkısı şeklinde yaparak, konsepti tamamlamaya karar verdim.”
Albümde birçok şarkının söz ve bestesi kendi imzasını taşıyor… O hissettiklerini yazıyor ve besteliyor. İlgi duyduğu spirütel alanlar, metafizik, denge, dinler, inançlar ve sufizm şarkılarını yaratırken beslendiği kaynaklar… Bu yaratım süreci, aslında onun dünyadaki kimliğine de yardımcı oluyor: “ Son zamanlarda birazda olsa kendimi söz yazarı ve besteci olarak görmeye başladım ve şunu fark ettim. Bunlar zaten çıkacak bir kanal arıyorlarmış. Bende kendi açtığım ve egosal duyguları bir kenara bıraktığım için o akacak kanalı bulup benden çıkıyor diye düşünüyorum. Bir anlamda bu dünyadaki kimliğime yardımcı oluyor. Çocuklarım diye sahiplenmek istemiyorum. Çünkü, yapım aşaması sonrasında insanların oluyorlar. Ben ve benim gibi üreten insanlar bu yeteneğe ve bu koda sahip olarak dünyaya geliyorsak, sadece kanalı açıp onun bizden atılmasına müsaade etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Dolayısıyla inanarak söylediğim bütün şarkılarda; sadece kalbim, beynim, zihnimle değil, bütün varlığımı kattığım, ruhumla söylediğim şarkılar oluyor ve bunun tadı da başka…” 

“CESUR OLMAYA DEVAM EDECEĞİM....”
Albüm için iki müzik adamı Tufan Taş ve Mert Ekren ile bir araya gelen Güneş;  zorlamaların olmadığı, kalıplarını aşmış bir müzik yaptıklarını dile getiriyor: “Belli kaygıları hiçbir şekilde düşünmedik ve zorlama enstrüman kullanmadık. Örneğin,  insanlar daha çabuk benimsesinler diye şarkılarda bol bol keman kullanılır. Bu konuda baskı altında kalmadık. O nedenle daha müzikal bir albümden söz edebilirim. Tufan Taş ve Mert Ekren birlikte aranje yapıyorlar ama üçümüzün ortak şarkıları da var. Mert Ekren, geçen albümde beraber çalıştığım bir isimdi ve çalışmaya devam ettik. 3 tane çok güzel şarkı kendisine ait. Bu albümde; daha farklı, sınırları kaldırarak bakmaya karar verdik. O zaman ki iddialarımız her zaman vardı ama bu sefer iddiaların egosal hallerini bir tarafa bırakıp, müzikal anlamda kendimizi bulabileceğimiz hallere dönüştürmek istedik. Bir bütünlük çalışması gibi bir şey oldu diyebilirim.”
“Ben Ateş, Ben Su” ile müzikal anlamda kendine yeni bir yol çizen başarılı sanatçı, hemen anlaşılmayı beklemiyor ve ekliyor: “Verdiğim anda bir tepki beklemiyorum. Sanat yapmaya çalışan her insan gibi sadece umut ediyorum. Olursa sürpriz ve güzel olur. Ben her zaman şartları zorlamaya ve cesur olmaya devam edeceğim. Piyasanın bulunduğu durum nedeniyle var olan ortama ve oluşmuş reel somut sonuçlara fazla geldiğimi düşünüyorum. Dolayısıyla benim hemen anlaşılabilmem kolay olmuyor. Tam olarak her şeyin anlaşıldığı ve ne kadar alkışlanmaya değer olduğunun anlaşılacağı bir an gelecek. O da benim beklediğim an zaten…” 

ALBÜMDE YER ALAN BAZI ŞARKILAR:
Olmazsan Olmaz”: “Hayatımın şarkılarından biri olacağına inanıyorum. Mevlana’dan sufizimden, budizmden yola çıkarak sözlerini yazdım.”
“Kaybol Benle”: “Yırtıcı bir egoyla bir insanı sahiplenmenin, özellikle bir aşkta çok zararlı noktalara varabileceğini anlatmaya çalıştım.”
“Erteleme”: “3 yıl önce kaybettiğim babama yazdım.”
“Bu Gece Beni Görmeden Uyuma”: “Aşkın Nirvanasını anlatıyorum. .”
“Jamaika”: “Tufan, ben ve Mert’in ortak şarkısı. Yazdığımız en pozitif şarkı belki de.”
“Doğuştan Böyleyim”: “Milli Takıma armağan etmek istediğim bir şarkı.”
“Yok Yok”: “Günümüzde insanların bazı şeyleri çabuk tükettiğini anlatıyor.”










1 yorum: