ASYA

Akort Dergisi Ocak-Şubat /2008

ASYA’NIN MÜZİKAL FORMÜLÜ: “AŞKTIR BENİ GÜZEL YAPAN…”

Müzik yaşamı Nilüfer’e vokalistlik yapmasıyla yön bulan Asya, 5 yılın ardından yayınladığı “Aşktır Beni Güzel Yapan” adlı albümünde kendi şarkılarını seslendiriyor. Müziğe yeniden başlamış kadar heyecanlı olan sanatçı, içinde büyük hırslar barındırmamakla birlikte “Yıllar geçtikçe şarkılarımın yıllanmış şarap gibi değerlenmesini istiyorum…”diyor.

Size ait şarkıların ağırlık kazandığı yeni albümünüzle yeniden karşımızdasınız. Geçen süre için daha çok kendinize döndüğünüz bir dönemdi diyebiliriz... Evet.  Bir önceki albümden bugüne kadar geçen zaman diliminde albümün oluşması için sakin bir çalışma ortamı yarattım kendime. Resim atölyesine ve yogaya devam ettim. Ailem ve dostlarımla birlikte oldum. Seyahatler yaptım.  

Neden uzak kaldınız müzikten? TV ekranında pek görünmediğim için insanlar müziğe ara verdiğimi ya da bıraktığımı düşünüyorlar. Asla müziğe ara vermiş değilim. Müzik hayatımın bir parçası. Daha geriden akmak, biraz demlenmek her sanatçının yapması gereken bir şey bence. Kendimi dinlenmiş ve bir albüme hazır hissettiğim anda şarkılarımı okumaya başladım zaten. Albüm çıktığında ne kadar özlendiğimi ve bu kadar ara vermemem gerektiğini anladım. Çok heyecanlıyım ve her şeye yeniden başlamış gibiyim.

“Albümüm her kesime hitap ediyor” diyorsunuz. Birçok enstrüman kullanılıyor şarkılarınızda. Bu seçimin nedeni nedir? Türk enstrümanlarını çok seviyorum. Elektronik müzik zaten benim ses rengime uygun değil. Uygun olan her Türk enstrümanı kullandım albümümde. Müzikte çeşitlilik farklı duyguları ifade etmek için gereklidir.  

ASYA ŞARKILARI 

“Aşktır Beni Güzel Yapan” da 10 şarkının müziği, 8 şarkının sözü Asya’ya ait… Diğer iki parçada ise Gürsel Çelik imzası var. “Bir şarkıcının kendi şarkılarını okuması çok konforlu bir durum. Üretim sürecimin bugüne kadar olan yaşadıklarım, hüzün ve sevinçlerim, biriktirdiğim bütün duyguların bir süzgeçten geçmesiyle oluştuğunu düşünüyorum. “Aşktır Beni Güzel Yapan”; sevabıyla, günahıyla bir Asya albümü oldu. Kendimi ifade edebildiğim şarkılarımda var, eğlenceli parçalarda…” Profesyonel şarkıcı olma yolunda ilerlerken Nilüfer’le tanışmasıyla hayatı farklı bir yöne doğru giden Asya, her konuda ondan fikir aldığını söylüyor: “Müzik, ilkokul yıllarımdan itibaren hayatımın öne çıkan unsurlarından biri oldu. Müsamereler, festivaller, yarışmalar, ödüller derken kendimi profesyonel şarkıcı olma yolunda ilerlerken buldum. Nilüfer’le yollarımızın kesişmesi, 4 yıllık vokalistlik döneminin ardından 94 yılında Nilüfer prodüktörlüğünde ilk albümüm oluştu. Büyük başarılar tattım. Artık yaptığım işlerde sorumluluk tamamen bana ait. Nilüfer benim yaşamımı yeniden şekillendiren hayatımda yepyeni bir yol açan güçlü bir yorumcu ve değerli bir dost. Ona her konuda danışır ve fikrini alırım. Bu albümde de beni önerileri ve bazı şarkılarımın stüdyo kayıtlarında destekledi.”  

“Şöhret Olmak, Başarı Anlamına Gelmez…”

Mesleki açıdan hedefiniz nedir? Klasik bir şarkıcı olmak hedefim. Büyük projelerde yer almak, yıllar geçtikçe şarkılarımın yıllanmış şarap gibi değerlenmesini istiyorum.

Popülarite, şan, şöhret vs. bunların anlamı nedir sizin dünyanızda?  Sevilmek, dinlenilmek, beğenilmek ve takip edilmek güzel duygular. Müziğimin geniş kitlelere ulaşması benim en önemli kriterim. Popüler olan, şöhret olan herkes başarılı anlamına gelmez. Benim için bir hedef olamaz.

İyi bir yorumcu olmak hangi özelliklere bağlı sizce? İyi bir yorumcu olmak için duygu, iyi bir kulak, güzel bir ses ve birazda derinlik gerekli.

Müziyle, duruşuyla örnek aldığınız, idolüm dediğiniz isimler kimler? Nilüfer, Nilüfer ve Nilüfer

­“Artık Küçük Şeylerden Mutlu Oluyorum…”

“Beğenilerim ve olaylara bakışım değişti” diyorsunuz.  Neler değişti tam olarak? Farkındalığım arttı. Daha derin, daha dingin bir iç dünyam var artık. Daha önce koşuşturmaktan ne çiçeklerin ne de denizin kokusunun, güzelliğinin tam olarak farkına varamamışım. Şimdi küçük şeylerden büyük mutluluklar çıkartmayı öğrendim.

Anne olduktan sonra müzik sizin için geri planda kaldı. Pişmanlığını yaşıyor musunuz? Anne olmak hayatımda aldığım en güzel karar. Asla pişmanlık duymuyorum. Kızım Aslı 11 yaşında, huzurlu ve mutlu bir aile düzenim var.

Bundan sonra müzik yaşamınız nasıl devam edecek? Sağlığım el verdiği sürece müzik yapmaya devam edeceğim. Konserler, festivaller ve özel gecelerde sahne alacağım. Kendi ürettiklerimde beni sevenlere ulaşmaya devam edeceğim.

Sohbetimizin sonunda, sektörün yaşadığı zor döneme değinen Asya röportajımızı şu sözlerle noktaladı: “Korsan satışlar ve internet ortamı emeğimizi sömürüyor. Yapımcılar ve yorumcular yakında albüm yapmayı bırakırlarsa hiç şaşırmayın. Telif haklarının tam anlamıyla sahibine ulaşması zorunlu. Yoksa daha zor günler bekliyor bizi.”